Perşembe

Ten Kokusu

Kız: 
bazen dusuncelerime yenik dusuyorum, belkide bu benim kendime isteyerek verdigim bi yenilgi, cunku dusuncelerim beni her seferinde dipsiz bi kuyuya itiyo, kapkaranlik dapdar, surekli dusuyorum, dususun verdigi hizla saclarim dalgalaniyor, bundan bile mutlu olmaya  calisiyorum cunku bedenim mutlu olmaya ac...

Erkek:  hayatın parmakları geziniyor tenimde, düşerken hissediyorum saçlarım okşayışını. gözlerimden iki damla yaş süzülüyor hızıyla düşmenin, biri aşk diğeri sana olan hasret. gözlerimi kapatıyorum sonra, rüzgar kavrıyor bedenimi, hissediyorum... yaklaşıyorum sensizliğe daha fazla...

  Kız: 
ellerim ayaklarim uyusuyor, hareket halindeyim ama hareket edemiyorum, istiyorum ama ulasamiyorum, bakiyorum bagiriyorum ama duyuramiyorum, uzaniyorum tutamiyorum, kalbimin krizleri sanki dipsizligin icinde yasayan cani bi canavar gibi beni sarip yok etmeye calisyo, ama ben tek bi sey dusunuyorum, sen, senden ne kadar uzaklastigim, ne kadar caba sarfetmem gerektigi sana geri donebilmek icin... 

Erkek:   Ciğerlerim parçalanıyor her adını haykırışımda, ağzıma gelen kan tadı kadar gerçek senin yokluğun... Umutlarım, umutlarım kaybolmamalı, ölüme giderken bile, karanlığa gömülürken bile... Belki tutamayacağım elini bir kez daha, bakamayacağım gözlerine, öpemeyeceğim dudaklarını, hissedemeyeceğim tenini tenimde... Artık ağlayamıyorum bile, gözyaşlarım kurudu gözlerimde... korku yerini hissizliğe bıraktı... daha fazla bulanıyorum sensizliğe...

Kız: 
seni goruyorum, bembeyaz isil isil bir yerdesin, dimdik durmus bana bakip gulumsuyorsun, derken azrail geliyor ve seni benden koparip aliyor, o sirada kalbim yerinden firliyor azraile dogru kosuyorum, ayakarina kapanip yavariyorum onu bende alma diyorum......ve uyaniyorum nefes nefeseyim, kan ter icindeyim sana bakiyorum, tum masumiyetinle misil misil uyuyorsun opmeye korkuyorum uyanirsin diye 
sokuluyorum yavasca, kabus sirasinda ayaklarim ellerim ayaklarim buz gibi olmuss, sokulup isiniyorum,... tekrar uyumak istemiyorum cunku kabusun devamini gormekten korkuyorum

Erkek: 
sonra kararıyor her şey... tekrar açıyorum gözlerimi, yoksun yine... karanlığın dipsiz kuyusunda hala düşüyorum yalnızlığına... Sana aşık olmayı, seni sevmeyi hatırlıyorum tekrar... kurumuş gözyaşı pınarlarım sızlıyor artık hiç gözyaşım kalmadığı için... sessizlik... sadece sessizlik... çıldırtıyor beni, duyamıyorum hiç birşey... neden yoksun ki yanımda... neden aldılar seni benden... biliyorum oradasın, elimi uzatsam tutabilirim belki... sana çok yakınım, ama çok uzağım... korkuyorum... Sensizlik üşütüyor beni, teninin tenimi ısıtmasını özledim yine... Uykumdan uyanıyorum her an senin haykırışını duyarak... korkuyorum... çok korkuyorum...

Kız: 
cesaretle basladim ben bu yola, her ne olursa olsun seninle olmaya, sen den once boslukta savruluyodum, ama sana carptim ve sen beni tum gucunle sarip yanina aldin, sut nasi kahvenin sertligini kiriyorsa sende benin sertligimi yumusatiyosun, vucudumun her zerresi senin icin yazsiyor, beynimin btun hucrelerinde senin adin yaziyo.. bana bak sadece bana bak.... biliyorum.. 
biliyorum... icindeki korku ve korkunun getirdigi aliskanlik seni benden uzaklastiriyo.. dikkat et ben hala burdayim senin yanindayim, bensizlik korkusu seni bensizlige alistiriyo fark et hisset, bedenim sicakliginda kavrulana kadar, tenim catlayana kadr, kolarinda yok olana kadar senin olmak istiyorum...

   Erkek    : 
Sanki teninin kokusuyla doldu bünyem bir anda... bu sonsuz düşüşümde uyandım uykumdan, gözlerim bu kokunun sahibini aradı çaresizlikle... Beyaz, bembeyaz bir ışıkla çevriliydin, evet oradaydın... ellerimi uzattım sana, tut lütfen ellerimi... sarılayım sana doya doya, koklayayım tenini, öpeyim dudaklarından... Nolur gitme, uzaklaşma benden... Boş umutlarla doldurdum bünyemi biliyorum... yine olmayacaksın yanımda, tutmayacaksın elimi... özlemlerimle birlikte kaybolacağım yalnızlıkta... Sarmak istiyorum seni kollarımda, bana gel, okşamak istiyorum saçlarını, bakmak istiyorum bir ömür boyu gözlerine... Tut elimi, bütünleşsin bedenlerimiz, tek vücut olalım bu karanlığa inat...

 Kız: 
sen, senki beni dunyanin tek mutlu varligi ilan eden, senki benim dier yarim olan, senki beni seninle var eden, anlatilamaz duygulari yasatan, ilk gunahim olan sen, damarlarimda dolasan kan gibi, baktigimda gozlerimi kamastiran isik gibi, usudugumde titredigim an yaninda istiyorum seni, sarap gibi akip gitmek istiyorum damarlarinda, kulaklarindaki ruzgarin ugultusu olmak istiyorum her saniye... 
Aldigin koku olmak istiyorum... seninle terlemek istiyorum, bedenimi sennle doldurmak istiyorum, bakiyorum sana, baktikca icim urperiyor nazarim degicek die korkuyorum, goz yasimin tek bir damlasinin binde biri kadar seviyor olsan bile, ben senin icin olmeye hazirim...
  
   Erkek: 
O zaman gel tut ellerimden... çek beni yalnızlığımdan... sarılayım sana, koklayayım saçlarını, kaybolayım gözlerinin içinde... Kaplasın bedenimi varlığının sıcaklığı, ısıt içimi her bakışlarınla... yüreğime dolanan saçların daha da sıksın, durdursun kalbimi... kollarında olsun ölümüm... Yalnız kalmak istemiyorum... istemiyorum sensiz ölmeyi... Mülteci olmasın varlığın bedenimde... akmasın bir damla daha yaş gözlerinden... Asılmasın artık o güzel yüzün... Bir bütün olalım bu karanlığa inat, aşkın kalbimi, tenin tanimi ısıtsın... üşümeyelim sonsuza dek... Düşeceksek beraber düşelim, giderim seninle ölümlerin en büyüğüne bile... ama seni bu kadar istemek bile bencillik geliyor bana... kıyamıyorum seni üzmeye...
  
Kız:
 ben seninle varim, kaybolurum kaybolan sende, bu karanlikta el yordamiyla tutuyorum ellerini... ve gunes parliyor, iste oldu diyoruz... dusunme yalnizligi, biz beraber olucez, cennetin kapilari bizim icin bekliyor olucak, biz sicakligimizla kendimiz kavrulacagiz, gozlerimiz sadece birbirimizi gorucek... bedenimiz sadece birbirimizi hissedicek... biz sevgimizle birbirimizi hak etmis olucaz. 
Tek istedigimiz olan birbirimiz olucaz... aska susamis bedenlerimiz asla doymayacak, kokumuz karisicak, cunku sen ben , ben ise sen olucaz...
  
Erkek       :
Bir bütünüz bedenlerimiz ayrı olsada... soluksuz kalırım sen olmayınca... sıkıca sarıldım anılarına... gevşek tuta ellerini sıkca kavradım... izin vermeyeceğim düşmene, bırakmayacağım karanlıkta seni yalnız... korkma, hep yanındayım ben... kendimi atarım ateşlere, kendi başımı keserim gerekirse... Dinle bak, şehir çok sessiz bu gece... sensiz çok yalnızım, biliyorum... kana kana içeceğiz aşkı, yudum yudum... İçtikçe çoğalacak, içtikçe kaplayacak bedenimizi, içtikçe daha da bütünleşeceğiz... hissediyorum seninde içinde yanan ateşi... kor halindeki sevgini... haydi tutuşturalım sönmeye yüz tutmuş bu ateşi... yeniden yansın bedenimiz alev elev aşk ile... açlığım, susuzluğum, havasızlığım sen olunca kalmayacak... sen benim ihtiyacım olan her şeysin... sen benim damarlarımda dolaşan kansın... ben seninim... sadece senin olacağım...

Kız: 
terin terime karissin, mutlu olalim her saniye, akip gidelim birlikte, haykiralim susmayalim sehrin sessizliginde, yanki yapsin cogalsin sesimiz, geri gelsin bize, sehrin her kosesinde bir ani birakalim bizi hatirlaticak, seninle bastigim yerlri tekrar gezmek istiyorum, cunku sen olmasanda yanimda ben yine hissedecegim sicakligini isinacagim seninle hava civi gibi olsada, hissedecegim seni bedenimin her noktasinda, sinirlerim tutusucaz, seni hissettigimde, ellerim ellerindeyken, bedenim kollarindayken, hic olmadigim kadar gururluyum, mutluyum, dudklarimizdaki harlanan yangini sondurelim, ama atesimizle butun sehri yakalim,

 Erkek       : 
Söndüremesin kimse çıkan yangını... sedece biz ıslah ederiz kendimizi... tutkuyla birleşen dudaklarımızdaki o kor kalbimize ve ütün vücudumuza yayılsın... teninin tenime her değişindeki o ürperme, içimdeki her garip kıpırtı birer kıvılcıma dönüşsün... omzuna kondurduğum öpücükle tutuşan bedenlerimizi paylaşalım... aşkımızın ateşiyle yanıp kavrulan bedenlerimizden düşen her ter damlası bir lav gibi yaksın, eritsin düştüğü yeri... Soğumadan, bir ömür boyu alev alev yanalım... tekrar ve tekrar birleşsin dudaklarımız... soluğunu içimde hissedeyim... yüzüme vuran nefesin yangınımı hafifletsin. Karanlığa inat, yalnızlığa inat, insanlara inat bir bütün olalım, gittikçe büyüen aşkın ilk kıvlıcımlarını devasa yangınlara çevirelim...
 Sonra duralım birden, gözlerimiz birbirini yakalasın, ruhlarımız elele tutuşsun. yüzündeki tebessüme bakarken saçlarını okşayayım ve sevgi kelimeleriyle aşkımı tekrar ve tekrar dile getireyim... sen kollarımdayken korkmuyorum ölümden...
  
Kız:
 ben ne olumden korkuyorum seninle, nede ucurumun kenarinda seninle olmaktan, korkmuyorum hicbir fani beladan, korkmuyorum bunu soylemekten seni deliler gibi seviyor her saniye yanimda istiyorum... umut fonda kalsin, sahnede biz olalim, oyunun sonunda askimizin kulleri yeniden alevlensin, birbirimizi severek yorulalim... mutluluga ulasalim nirvana gibi, yaslanalim beraber...

 Erkek
Tuttum ellerini, bırakmayacağım asla. Aşkın sarmaşık gibi dolandı her yanıma, beni boğar yalnızlığın, öldürür hasretin. Sensiz yaşayamayacağımı biliyorum... Bu hayat sahnesinde sergilenen en güzel oyu olacak aşkımız; saatlerce ayakta alkışlayacak insanlar... Hoş insanlar umrumda bile değil, sen yanımda oldukça hiç birşeye ihtiyacım olmaz. Ay ışığında sevişirken artan vücut sıcaklığımz yüzünden terleyen bedenlerimiz, umrumda değil dünya. Ellerin gezinirken göğsümde, dudakların okşarken dudaklarımı, ne insanlar umrumda olur, de bu dünya... Biliyorum ki cennet bile çekilmez olur sensiz...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder